Washington, Yemen’deki Husi isyancıların Kızıldeniz’deki bir ABD savaş gemisine gece boyunca düzenlenen saldırının sorumluluğunu üstlenmesinin ardından “çatışma arayışında değil”.
Bu saldırı, hayati önem taşıyan su yoluna yönelik bir dizi saldırının sonuncusunu işaret ediyor.
“ABD çatışma peşinde değil. Bununla birlikte, uluslararası ticaretin Kızıldeniz’e emniyetli ve emniyetli geçişini arıyoruz ve atılması gereken sonraki uygun adımlar konusunda müttefiklerimiz ve ortaklarımızla yakın koordinasyon ve istişarede bulunmaya devam edeceğiz. Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby gazetecilere verdiği demeçte, bu saldırılar devam ediyor” dedi.
“Bu durumun tırmanmaması için en iyi çözüm, Husilerin bu saldırıları durdurmasıdır. Bu arada, bunu yapmayı tercih etmedikleri için, Kızıl Deniz’deki gemi taşımacılığını korumak için yapmamız gereken her şeyi yapacağız. Deniz ve sanırım onu orada bırakacağım” diye ekledi.
Merkezi Komutanlık Salı günü geç saatlerde yaptığı açıklamada, Amerikan ve İngiltere savaş gemilerinin Kızıldeniz’de Husiler tarafından fırlatılan 21 insansız hava aracı ve füzeyi düşürdüğünü söyledi. Londra ayrı ayrı, saldırının İsrail’in kuşatma altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik savaşının yol açtığı bölgesel gerilimlerin arttığı bir dönemde Yemenli isyancılar tarafından bugüne kadar gerçekleştirilen “en büyük” saldırı olduğunu söyledi.
Biden yönetimine göre saldırı, Husilerin Kızıldeniz’de 19 Kasım’dan bu yana ticari nakliye hatlarına düzenlediği 26’ncı saldırı oldu.
Husiler, Kızıldeniz’in güneyindeki gemileri hedef aldı ve İsrail’e giden veya İsrail’den geçiş yapan tüm gemilere saldıracakları konusunda uyardı. Grup, saldırıların İsrail’in Gazze’deki “saldırı ve kuşatma”sıyla karşı karşıya kalan Filistinlilere destek amaçlı olduğunu söyledi.
Kızıldeniz dünyanın en yoğun nakliye yollarından biridir. ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin geçtiğimiz günlerde Husi saldırılarına karşı koymak için çok uluslu bir misyonun (Refah Muhafızı Operasyonu) kurulduğunu duyurdu.
Kirby, Husilerin gerçekleştirecekleri saldırılardan sorumlu tutulacağını söyledi.
“Husiler bugüne kadar belli kararlar aldılar. İleriye dönük olarak da belli kararlar vermeleri gerekiyor, hangi kararları vereceklerini göreceğiz. İleriye dönük olarak bu kararların sonuçlarına katlanacaklar” dedi.
BM Güvenlik Konseyi, Husilerin Kızıldeniz’deki saldırılarının ardından kararı oylayacak
BM Güvenlik Konseyi, Husilerin Kızıldeniz’deki ticari ve ticari gemilere yönelik saldırılarını kınayan ABD tarafından hazırlanan bir karar taslağını Çarşamba günü oylayacak.
Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby gazetecilere verdiği demeçte, “Bu kritik konuda uluslararası dayanışmayı gösterecek bir karar çıkarmak için BM Güvenlik Konseyi üyeleriyle yakın işbirliği içerisinde çalışıyoruz.” dedi.
Kirby, büyük olasılıkla çarşamba günü oylanacak olan karar metninin “kesin olarak” Husilerin saldırılarını durdurmasını talep ettiğini söyledi.
“Bu aynı zamanda Güvenlik Konseyi’nin seyir haklarına verdiği desteğin altını çiziyor ve ticari ve ticari gemilerin Kızıldeniz’den transit geçişlerinin engellenmeden devam edebilmesi gerektiğini vurguluyor.” diye ekledi.
ABD, Avustralya, Bahreyn, Belçika, Kanada, Danimarka, Almanya, İtalya, Japonya, Hollanda, Yeni Zelanda ve İngiltere, “yasadışı saldırılara” derhal son verilmesi ve hukuka aykırı olarak alıkonulan gemi ve mürettebatın serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Kızıldeniz, petrol ve akaryakıt sevkiyatı için dünyanın en sık kullanılan deniz yollarından biridir.